Bu filmden
bahsetmeden önce size biraz yönetmenden bahsetmek istiyorum. Andrey Tarkovski sinema tarihinin önemli
yazarlarından biridir. Paradhanovla birlikte glasnost kuşağından önceki dönemin en iyi
yönetmeni kabul
edilir. Şiirsel sinemanın önde gelen
isimleridir. Hayatında birçok talihsizlik yaşamasına
ve ona kurulan komplolara rağmen
birçok ödül aldı. Bunlardan en önemlisi OFFRET filmi ile BAFTA ödülüdür.
Nostalji filmi İtalya’da çektiği ilk filmidir. Filmde ülkesinden
uzakta bulunan bir yazar ve onun iç yolculuğunu
anlatır. Kimileri bunun
aslında Tarkovsky’i anlattığını söyler. Filmdeki
gibi bir vatan hasreti çekmesi ve filmi çektikten 3 yıl sonra hastalıktan
ölmesi aslında bu kanıyı doğrular
niteliktedir.
Filmde yer alan uzun monologlar yazarın duyduğu özlemi pekiştirir niteliktedir. Başroldeki kadın karakterimiz
de rolünü hakkıyla verdi. Muhteşemliğinin altında hiç büyümeyen çocuk yanlarını gördüm
filmde. Rüyalarını bile o kadar gerçekçi anlattık ki! Filmde şöyle bir replik geçiyor; “bir damla su bir
damla su daha iki damla su etme. Sadece daha büyük bir damla su eder”. Filmde de
her şey o kadar güzel bütünleştirilmişti ki her şey tek bir su olmuştu. Boş gürültüler yoktu. Başrolün çektiği acıları ve ikilemleri siz çıplak
bir gözle görebiliyordunuz.
Eğer şiirsel
sinemadan hoşlanmıyorsanız filmi izlemenizi tavsiye etmem. Ancak ilginiz varsa
film gerçekten izlenmesi gereken filmler arasına girmeli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder