Richelle Mead'ın okuduğum tek fantastik olmayan romanı. Tabi ki buna da BAYILDIM çünkü Mead yazmış. Kitaba bayılmış olmam eksikliklerini fark etmemiş olmam anlamına gelmiyor. Öncelikle kitabımızın adı neden Işıltı Sarayı? Esas kızımız Leydi Withmore kurucu ailenin soyundan gelmesine rağmen birçok aileyi vuran bir ekonomik buhranın içine düşmüştür. O yüzden babaannesinin ona bulduğu zengin kısmet olan kuzeniyle evlenme kararı alınır. Ancak özgürlüğünü her şeyin önünde tutan leydimiz bitli kuzeni ve sürekli her şeye karışan ailesi ile birlikte oturmak istememektedir. Çünkü bitli kuzeninin ailesi daha evlenmeden işçileri işten çıkarmalarını istemiştir. Bu sırada Ada (Adaline)' e bir teklif gelir. Işıltı sarayının kurucusunu oğlu Cedric Ada'nın Işıltı sarayında eğitim alarak yeni bir dünya diye tanımlanan Adoria'ya gitmesini ve orada bir leydi gibi yaşamasını istemektedir.
Ancak Ada ailesinin yanına dönmek onlarla köyde yaşamak istediği için teklife pek sıcak bakmaz yine de sözleşmeyi imzalar. Withmore'a bu yeni macera çok çekici gelmektedir bu yüzden Ada'yı ailesinin yanına gönderir ve onu kimliğinde Işıltı Sarayına gider. Gerçek kimliğini bir tek Cedric bilmektedir. Yeni kimliğiyle Adaline orada yeni arkadaşlar edinir. Bu arada Cedric ile aralarındaki aşk giderek büyümektedir. Onun hakkındaki gerçekleri öğrenince Adaline bir seçim yapmak zorunda kalacaktır. Arkadaşlığımı yoksa aşkı mı? Acaba gerçekten Adaline'in kimiğini bir tek Cedric mi bilmektedir? Adaline ödül avcılarından, korsanlardan ve yeni psikopat şımarık damat adayından nasıl kurtulacaktır? Yıllardır ona öğretilen kuralları Cedric için bırakabilecek midir?
Aşklarını imkansız kılan daha bir sürü şey vardır ancak onlar birlikte savaşmaktan vazgeçmezler. Kitap akıcı ve eğlenceli. Özellikle Cedric ve Adaline'in olduğu kısımlar. Kitap bitti ancak ben hala Mira ve Tamsin'e ne oldu ne olacak tam anlayamadım. Yazar onları çok üstün körü geçti. Sanırım onlar için yeni bir kitap yazmayı planlıyor. Umarım bir an önce yazar:)) Kitabın sonuna kadar fantastik bir yaratık çıkmasını bekledim ne yalan söyleyeyim tıpkı Sessizler'de yaptığı gibi burada da onları bir yaratığın kurtarmasını bekledim ancak gelmedi. Yine de gelmiş kadar oldu çünkü sonundaki olaylar fazlasıyla tesadüfü gelişti. Ama bence Mira'nın hikayesi yazılırsa o kısımlar açıklığa kavuşur diye düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder