Wattpad Kitaplığı

Wattpad dediğimiz yer çok çılgın bir yer aslında. Zamanında, çok gençken, yıllar yıllar önce çokça vakit geçirmişliğim var benim de. O zamanlar da zaman zaman kendime bunu neden yaptığımı anlayamadığım zamanlar olurdu. Ancak mazoşistlikten midir nedir dayanamaz saatlerce okurdum. Şimdilerde daha akıllıyım yapmıyorum öyle şeyler.

Şimdi Wattpad'e deli gibi karşı çıkanlar da var, ateşli ateşli savunanlar da. Bir de aradaki bir grup var ki ben de o gruba dahilim. Kitapların kaliteli olmadığını söyleyenlere katılıyorum tabi. Ama ben kalite aramıyorum zaten. Aranmamalı da bence. Herkes bir yerden başlamalı diye düşünüyorum ve kitap okuma seviyesinin yerlerde olduğu güzel ülkemde en azından 'aaa kitap okuma diye bir şey varmış' dedirtiyor gençlere. Bu da bir artıdır. İkinci olarak burada yazanlar genç, bunları okuyanlar genç. Bazen sırf ergenleri anlamak için, lisenin nasıl bir yer olduğunu anlamak için, değişen şeyleri fark etmek için okuyorum bunları. Başka türlü giremiyorum onların dünyasına. Aynı gezegen üzerinde yaşayan farklı türlermiş gibi hissetmemek için, ergenleri daha iyi anlamak, bunları neden seviyorlar öğrenmek için okuyorum arada sırada. Hem de on beş yaşında birinin 500 - 600 sayfa yazacak kadar zaman ve emek harcaması beni büyülüyor. En azından öz disiplin sahibi oldukları inkar edilemez. Ancak bütün bu sebepler denk geldiğim bazı kitapları okurken Çin işkencesi çekiyor gibi hissettiğim gerçeğini değiştirmiyor. Keşke Wattpad kitaplarının da iyisini, kötüsünü bilebilsek diye düşünür, internette araştırmalar yapar ancak pek bir fayda elde edemezdim. Böylece bu yazıyı yazmaya karar verdim.

                     Yabancı - Öznur Yıldırım                        En çok okunan en beğenilen Wattpad kitabı desem yeridir. Hak ediyor mu peki derseniz hak ediyor. Çok iyi bir kitap olduğundan değil de wattpad yazarları arasında beş on yıl sonra gerçek bir yazar olma potansiyeli gördüğüm nadir yazarlardan olduğu için. Bir çok wattpad kitabı okurken gerçek bir kitap hissi vermiyor. Basılmaması gereken, ya da editörlerin üzerinde daha çok çalışması gerekirken çalışmadığı kitaplar çokça basılıyor artık. Ama Yabancı çok iyi olmasa da en azından gerçek bir roman olduğu hissini verebiliyor. Yazar iyi, gelecekte daha da iyi olacak diye umuyorum. Kurgunun kimi zaman mantıksızlaştığı yerler de dikkat çekiyor. Tabi bir de 'kötü çocuk' imajını güçlendirmesi ve genç kızların kendilerini kötü davranılmasını normalleştirmesi hoşuma gitmedi. Kabul edilemez davranışların romantikleştirilmesi, genç yaştaki insanların gerçek hayatla tamamen zıt, yanlış inançlara kapılmasına neden olabiliyor.  Kitabın en takdire şayan özelliği akıcı olması. İnsana 600 sayfayı bir solukta okutabilmesi. 

                       Deli - Gülsen Kılıçaslan                                                                        
Kitabı gerçekçi bulduğunu söyleyen yorumlar okudum internette. Şaşırdığımı itiraf etmem gerek. Bir wattpad kitabında gerçekçilik hiç rastlamadığım bir şey. Bunu anlayışla karşılıyorum tabi ama bazı insanların gerçekçilik anlayışını daha çok sorguluyorum. Kitabın namı diğer delisi Emre'nin hastalığı tamamen kurgu ve mantıksız. Kitapta başka bir çok mantık hataları da mevcut zaten. Kitabın çekici yanı içinde yaşadığımız toplum kurallarına göre yazılmış, daha Türk işi ve daha samimi olması. Tabi gereksiz yere uzatılmış yerler de var. Yine de seviyor insan, bir solukta bir günde okuyor. wattpad'in kötülerinden diyemem şahsen ama iyilerinden demeye de dilim varmaz.


Annemin Gelini Olur Musun - Özlem Türk

Kitabı yazan kişinin 16 yaşında olduğunu düşünerek biraz anlayışlı olmak gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta o yaşta biri 640 sayfa roman yazmış ama keşke bekleseymiş. Gidecek daha çok yolu varken değil kendini biraz daha geliştirdikten sonra daha başka romanlar yazsaymış. Kitap eğlenceli, bunu inkar edemem. Gerçekçilikten uzak ama tabi çok şaşırtıcı değil bu durum. Karakterlerin neden 25 ve 21 yaşında olmasına hiç anlam veremedim. Madem ergenlik çağında gibi davranacaklar o zaman yazar 15-16 yaşındakilerin olduğu bir hikaye yazsa belki bu kadar saçma gelmezdi. 25 yaşında adamın ne işe gittiği var 21 yaşında kızın ne okula gittiği. Olaylar saçma sebeplere bağlanmış. Bir de 640 sayfadan sonra devamı olduğunu hiç bir şeyin çözülmediğini fark ettiğimde hayal kırıklığı (aslında kafamı duvara vurmak istedim) yaşadım. 640 sayfa zaten yeterince fazlaydı.

Gözlük - Koray Yersüren
Yazarın erkek olması daha çok merakımı cezbetti itiraf etmem gerekirse. Okudum, pişman değilim. Kitapta hayran olduğum cümleler de gördüm, bunu hangi kafa ile yazmış dediğim cümleler de. Kitaba kötü diyemem (tabi Wattpad standartlarına göre diyemem). Ancak hep bir şeyler eksik gibi geldi bana. Sanki yeterince komik değil, yeterince akıcı değil, bir şeyler yeterli değil gibiydi. Ağırdı bir şeyler. Belki Koray Yersüren de unutulup gitmek yerine daha pek çok kitap yazar, kendisini geliştirenlerden olur. Umudum bu yönde.





Büşra Yılmaz

4N1K'nın kapağı ben ergen kitabıyım diye bağırdığı için hiç ilgimi çekmiyordu. Ta ki kapağına aldanıp bir boşluk anımda okuduğum Ölüme Fısıldayan Adam'a kadar. Ölüme Fısıldayan Adam çok duygusal, okuyan bir çok kişinin hüngür hüngür ağladığını itiraf ettiği bir kitap. Ben de duyguyu gerçekten verdiğini düşünüyorum. Üstelik Büşra Yılmaz benim en iyi Wattpad yazarları listemde başı çekiyor. Yeni kitaplarını satın almaktan çekinmem. İlerde gerçek bir yazar olacağını düşünüyorum gerçekten. Ölüme Fısıldayan Adam'ın bir diğer özelliği de klişelerden uzak olması. Tamam, kitap her wattpad kitabı gibi mantıksız falan ve genç işi ama yine de özgün olduğunu inkar edemem. Metaforlar bazen beni sıksa da çok akıcı aynı zamanda çok akıcıydı. Bu kitabın bende yarattığı etkiden sonra bu kadar duygusal, ağlamaklı bir kitabı yazan insanın yazdığı komediyi merak ettim doğal olarak. 4N1K da ne buldun diye sorarsanız bol bol eğlence ve kahkaha diye cevap verebilirim ancak. Son zamanlarda okuduğum en akıcı, en komik, bir yandan da en saçma kitaptı. Ergen saçmalıkları ile doluydu tabi, ama bunların saçma olması ergenlerin bunları gerçekten yaşamadığı anlamına gelmiyor. Genç olmanın nasıl bir şey olduğunu hatırlamak isteyenler ya da okuma alışkanlığı kazanmak isteyen ergenler için uygun olabilir diye düşünüyorum.

Sümeyye Akarçay
Kendisi lise zamanlarımda facebook'ta okuduğum, bayıldığım, heyecanla beklediğim bir yazardı. Ben büyüdüm ve Rehine ve Aşka Rehin gerçek kitaplar haline geldiler. Ben de tabi hemen bir gençliği yad etme telaşı ile alıp okudum. Ama beklediğimi bulamadım pek. Lisede bana mükemmel gelen hikaye aslında o kadar da iyi değilmiş.  Diyaloglar fazla edebi fazla gerçeklik dışı. Gerçek hayatta kimse kimseyle böyle konuşmuyor tabi. Yetişkin insanların ailesiyle anneciğim, babacığım, sizi seviyorum falan diye konuştuklarını ben hiç görmedim. Kurgudaki mantıksızlıklar da cabası. Sanki Esma gibi bir kız sırf abisi istedi diye hemen başkasıyla nişanlanırdı. Genel olarak ayrılmaları da evlenmeleri de mantıksızdı. Son olarak bir psikolog adayı olarak son kısımdaki psikolog da tavsiyeleri de teşhisi de çok saçmaydı. Yine de kitap bir 7 puanı hak ediyor. 496 sayfa kitabı iki günde okutmak kolay değildir. Böyle dişli kadın karakterler yaratmak da kolay değildir. Aşka Rehin de mantık hataları, kurgu hatalarıyla doluydu ve gerçeklikten uzaktı. En çok dikkat çekeni en sonda Betül'ün beş dakikada yaptığı doğumdu herhalde. Yağmur da dört yaşında bir çocuk gibi değildi. Eksiklikleri, gereksiz yere uzatılmış yerleri çok ama yine de ben sevmekten vazgeçemiyorum. Umarım yazar gelecek kitaplarında kendini geliştirir.
Az Mantıklı Konuş - Aylem Güngördü

Aldığımda wattpad kitabı olduğunun farkında değildim. İyi ki değilmişim, bilseydim almazdım muhtemelen.Kitap için kullanabileceğim en iyi sıfat 'hafif' sanırım. Hafif bir anlatımla insanı eğlendirerek, güldürerek içine çekiyor. Bir kaç saatte de bitiyor. Bir filme ayırdığım vakti ayırarak bir çok filmden daha fazla eğlendirecek bir kitap okumak isteyenler için bire bir. 
Yazarın benim okumadığım başka kitapları da var ve okumaktan pişman olmayacağımı düşünüyorum.







AFTER Karşılaşma - Anna Todd

Zamanında Wattpad'e döneceğimi hiç düşünmediğim bir dönemde farkına varmadan okuduğum kitaplardan. Yine de beklediğimden iyi olduğunu da söylemem gerekir. Beklediğimden iyiydi de beni benden aldı tabi. Okuduğum en dengesiz karakterlerdi sanırım, ki daha önce pek çok dengesiz karakter okumuşluğum vardır. Hardin saplantılı, tutarsız, hatta muhtemelen de klinik olarak hasta bir karakter. Bu tavırları ile kızı da gittikçe kendisine benzetti. Kitap aslında bir kaç popüler kitabın karışımı gibiydi. Yer yer bir romana yer yer başka bir romana fazlasıyla benziyordu. Tessa'nın sürekli ağlayıp durması da bende kafamı duvara vurma isteği oluşturuyordu. Kitabın sonunu da ortalarında tahmin etmiştim. Gerçi ne kadar tahmin etsem de yazar öyle bir sahneyle bitirmiş ki o kadar şikayet ederek okuduğum kitabın devamını merak ederken buldum kendimi. Çıkar çıkmaz da okudum zaten. İnsan okurken kendime bunu neden yapıyorum diye soruyor ama merak etmeden de duramıyor.

Son Çarem - Kübra Nur
En son okuduklarımdan. Kendisi için eh o kadar da kötü değildi diyebilirim. Eğlenceliydi, akıcıydı ama çak da değildi. Okuduktan sonra bir kaç gün içinde tamamen silinen kitaplardan. Ama beterin beteri olduğunu bildiğim için çok da şikayet edemiyorum.


Kaçırıldım Galiba - Beyzanur Karaman

Okuduğum iki gün boyunca kendime bunu niye yaptığımı düşündüm. Hala merak ediyorum hafızamdan komple silmem mümkün mü diye. Koskoca altı yüz otuz beş sayfa bir de. O nasıl bir tutarsızlık nasıl bir saçmalıktır. Dil desen herhangi bir yorum yapmak bile istemiyorum. Bırakmayı bir çok kez düşünmüş olsam da iki günde bitirdim. Hakkını yememek lazım kızın, oturmuş yüzlerce sayfa yazmış. Kitap kendisini öyle yada böyle okutuyor da zaten. Ama hadi bu yazarlar genç de bu yayın evlerinde çalışan editörler nasıl çalışıyor merak etmeye başladım.



Wattpad'de başlayıp almış başını gitmiş bir yazar da Selvi Atıcı. Ama kendisini bu kategori altında değerlendirmeye gönlüm razı olmuyor ve ona tamamen özel bir yazı yazmak niyetinde olduğumuzu bildirmek isterim.


Wattpad'le olmasa da Facebook'la bu işe başlamış ve artık bir çok kitabı olan Asude'yi de unutmamak gerek. Kendisini çok eğlenceli, komik, eğlenceli bulsam da son zamanlarda komedi unsurunu sağlamak için kadın karakterleri salaklaştırmasından rahatsız olmaya başladım. Kore dizilerine bayılan biri olarak Kore dizisi tadında tatlı kitapları var. Ancak umuyorum ki ilerde çok daha akıllı, bağımsız, güçlü, derin kadın karakterler yazar.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder